Sen Ne Güzel ve Özelsin Kapadokya

       Bu sene düğün dernek derken tüm yılımı koşuşturmaca ile geçirince tatilimi eylül ayında ancak alabildim.Tatili almışken evde boş boş oturacağıma çok çok uzun zamandır merak ettiğim bir yere Kapadokya ya gitmeye karar verdim.Ben annemle gideceğim için bir tur firması ile gezdim.Ama bir sonraki gezimi( evet kesinlikle 2. 3. ye gitmeye kararlıyım) uçak ile Kayseriye varış sonrasında araba kiralayıp gezmek kombini üzerinden planlıyorum.

     Otobüs(tur otobüsü) ile yaklasık 9 saatte Ihlara vadisine vardık.Vadiye giriş Müzekart ile  yada 20 tl karşılığında yapılabiliyor ama 400 adet merdiven kadar aşağıya inerek geziyorsunuz.Biraz korkutucu olmuştur ama ara ara teraslarda dinlenerek fotoğraf çekerek inince pek bir şey anlaşılmıyor.Asıl ürkütücü olan çıkmak bence :)Kazdağlarına gelen varsa aranıza ben çok benzettim.

Melendiz çayının sağında solunda kayalara oyulmuş birçok kilise var Yılanlı ve Ağaçaltı kiliselerine girip ufak bir yürüyüş yaptık.Vakti olan uzuncaaa yürürsün ama mutlaka yürüyüş ayakkabıları ile gitsin.Toprak yollar , bol su, taş ve kayalar var.Ama serin ve temiz bir su bol oksijen ve mutlak sessizlikte yanında.

     İkinci durağımız Kaymaklı yeraltı şehri oldu.Rehberimizin anlatımına istinaden yeraltı şehirleri içinde en ferah ve gezilebilir olanmış.Eğer klostrofobiniz varsa asla girmeyin.1.65 boyunla ikiye katlanarak yürüdüm çoğunlukla ama içerisini görmek buna değdi.Bir karınca yuvasının insan boyutlarına uygun olanı desem sanırım doğru bir tanım olur.İnsanoğlu her yerde her koşulda yaşamını sürdürebilmiş.

      Nihayet ilk peri bacaları göründü.Mekanımız Paşabağ Vadisi.Burası anlatılabilecek bir yer değil.Mutlaka gidip görülmeli.Kendimi mantar evi olan şirin gibi hissettim.Taşın rengi atmosferi bambaşka bir havaya sokuyor.Vadi girişinde bir Jandarma karakolu var.Bu karakolda bir peri bacası içerisine konumlanmış.Ne harika değil mi?Bu arada bu güzelliklere giriş ücretsiz.Burada da çeşitli ibadet yerleri peri bacalarının içinde farklı amaçlar için kullanılan mahaller göreceksiniz.

   Paşabağından Develi vadi (Hayal vadisi) ye geçtik.İsmini deveye benzeyen bir peri bacasından almış.Buradaki peri bacalarını çok çeşitli şeylere benzettiklerinden Hayal vadisi diye de anılıyor.

İlk günü böylece bitirirken kendime notlar; mutlaka rahat bir ayakkabı ve kıyafet al bu gezi için, bu bölge genel olarak yeme içme konusunda çok zengin değil ve gezeceğin bölgelerin dağınık bir alanda ve etrafında yerleşim pek yok, kısacası yanına atıştırmalıklarını al vee bir sonraki gelişinde vadilerde çok çok daha fazla zaman geçir.İkinci gün bir sonraki postta :)